Belki de tarih yeniden yazılacak.
Kazı sonuçlarında ortaya çıkacak gerçekler hem meraklandırıyor hem de düşündürüyor. Bugüne kadarki tüm tarih kayıtları yeniden mi güncellenecek neler olacak?
Dünyanın bilinen en eski gizemleri henüz 4000 ya da maksimum 5000 yaşındayken Göbekli Tepe neredeyse 12.500 yaşında. Göbekli Tepe'nin keşfine kadar bilinen en eski megalitik tapınak ise Malta'da bulunmakta ve sadece 5000 yaşında, yani Göbekli Tepe karşılaşabileceğimiz en eski anıt yapıdan 7500 yıl kadar büyük. Oraya gidip bu taşlara dokunmak, yaşlı ve tarih yüklü anılarıyla bunu hissedebilmek müthiş olmalı.
Göbekli Tepe Şanlıurfa ilimize yaklaşık 15 kilometre uzaklıkta merkeze bağlı Örencik Köyü yakınlarında bir tepeye kurulmuş. Eğer gitmiş olan varsa aramızda hem gördüklerini hissettiklerini ve tabiki fotoğraflarını bizimle paylaşırsa süper olur.
Göbekli Tepe, çevredeki oldukça gelişmiş ve derinlik kazanmış bir inanç sistemine sahip olan avcı – toplayıcı gruplar açısından önemli bir kült merkezidir. Bu durumda bölgenin en erken kullanımının Çanak Çömleksiz Neolitik Çağ’ın (PPN, Pre-Pottery Neolithic) A evresine (MÖ. 9.600 – 7.300), yani günümüzden en azından 11.600 yıl öncesine dayandığı ileri sürülmektedir. Bununla birlikte Göbekli Tepe'deki en eski faaliyetleri tarihlendirme olanağı şimdilik yoktur, fakat bu anıtsal yapılara bakıldığında Paleolitik Çağ'a kadar uzanan, birkaç binyıl daha eskiye, epipaleolitike kadar giden bir tarihçesi olduğu düşünülmektedir. Göbekli Tepe'nin bir kült merkezi olarak kullanımının MÖ 8 bin dolaylarına kadar devam ettiği, ve bu tarihlerden sonra terk edildiği, başka ya da benzer amaçlarla kullanılmadığı anlaşılmaktadır.
Tüm bunlar ve kazılarda ortaya çıkarılan anıtsal mimari, Göbekli Tepe'yi eşsiz ve özel yapmaktadır. Bu bağlamda UNESCO tarafından 15.04.2011 tarihinde Dünya Mirasları'na aday gösterilmiştir.
Göbekli Tepe'deki kazılara kadar bilim dünyası, göçebe küçük gruplar halinde örgütlendiği düşünülen avcı – toplayıcı toplulukları oldukça basit standartlarda yorumlamıştır. Ancak kazılarda ortaya çıkan, bir kült merkezi olarak anıtsal boyutlarda mimari, büyük taş yontular, sembolik motifler ve stilize edilmiş canlandırmalar, en azından bu bölgedeki toplulukların oldukça gelişkin ve çok yönlü bir sosyal yapıya sahip olmaları gerektiğini göstermektedir. Göbekli Tepe'de ortaya çıkarılan bütün bu buluntular böylesi faaliyetleri gerçekleştirebilmek için kalabalık grupları bir araya getirmedeki organizasyon gelişkinliğinin, kişisel sanatsal becerilerin ve ritüel itkilerin, bir çeşit sanat anlayışının ve arayışının varlığını ortaya koymaktadır. Bu bulgular ışında bilim dünyası, avcı – toplayıcı toplulukların sosyokültürel yapısı hakkındaki hakim görüşleri gözden geçirmek zorunda kalacaktır.
Öyle güzel öyle kutsal topraklarda yaşıyoruz ki, bu cennet vatan bize her gün yeni mutluluklar yeni tadlar yaşatıyor.
Bu vatan topraklarında dünyaya gelmiş olmanın kıymetini bilenlere,
Sevgiyle kalın..